GooomŞuuuu....!

Sen hayırdır ya ? bir yazmıyosun ,bi uğramıyorsun ? deme sevgili okuyancım , Benim tek amaç ve gayem aramızdaki ilişkinin pelteleşmiş pilav kıvamına dönüşmesini önlemek... 

HAyır bu ara deli gibi quiz up oynadığım için değil tabiki deee ( ama hala oyunu bilmeyen varsa şiddetle tavsiye edilir ) , nereden çıkarıyorsun bu spekülasyonlarııı?? (cık cık cık)

Sana bu gün biraz neighbourhood 'umdan bahsetmek istiyorum ki bu yazılarıma ne şartlarda devam ediyorum beni daha iyi anlayasın ;

gomşumusu oluyom ben ..biliyosundur bunu

Öncelikle ;  Üst katımızda ailemsi bir şey yaşıyor, 2 tane bildiğin çocuk görünümlü yaratıkları var ? Cinslerini henüz çözümleyemedim böyle kare biçimli daire gibi , paradoks gibiler .

Zannımca ya dinazor soyundan gelmişler  ya da Kangurugillerden ;

Zira savımı doğrulayacak örneklerim var ,

 çocuk görünümlü 8-9 yaşında olan biçimsi ;  Evde zıplayarak yer değiştiriyor , gecenin bir vakti beni uyandırıp ;tanımlayamadığım sesler çıkarıyor ,- ANNÖĞ huu getiiiüğür - . Bu, gün içinde  belli periyotlarda  ve aynı tınıda olduğu için su istediği çıkarımını yaptım. (belirli bir delilim yok.)  

Bunun bir de jumbo boyları var anası, babası ;  Beni bu yaz hayattan soğuttular, lanetimi içime akıttım ve sonunda tutamadım.

Valla açık açık söyleyeyim;  bizim apartmanın bağırsağı o daire. Sindirimin son halkası orası. 

Nerde ne atık görürsen , ya o daire bir şey değiştiriyor ya da öküz gibi yemişler çöp 4 poşet çıkmış Allahın belediyesinin çöp arabasını onlara tahsis ediyoruz. 

Onlar yüzünden site kapıcısı habire zam isteyip duruyor , haksız mı değil abi. taşınsınlar.

Türkiyenin, dünyanın su kıtlığını bu adamla konuşurken karşılayabilirsin mesela , Lama mübarek. Nicola Salvi bu adamı bulaydı 18. yüzyılda komple bunu alıp , trevi çeşmesine koydururdu yemin ediyorum. 

Hemde ağzından su çıkan modeli olmuş olurdu çeşmede , hem de doğal kaynak diye 10 katı ziyaretçi. 

Kendimi sana Şöyle ifade edeyim , Bir koala için okaliptus ağacı neyse, kedi için bir ciğer  , bir brezilyalı için rio karnavalı , bir ispanyalı için San Fermin festivali, fransa için eyfel kulesi , bir aslan için antilop ne ise benim için de yaz uykusu o’dur. Varoluş , hayata tutunuş sebebimdir arkadaşım (nokta)  Ben yaz uykusuna yatarım. Ama bu , bu yaz mümkün olabildi mi  ? -Hayır. 

Buradaki mevzu bahsi geçen kulaklarım her sabah  7 sularındaki desibel şokuyla uyanıp , varoluş felsefesini sorguladı ve haliyle de  büyük bir açık buldu.

 Bu kulakların kapaması neden yok? uykudan zıplayarak uyanıp küfür etmediğim , beddua okumadığım zamanlarda çok düşündüm Niçin bu kulakları ellerimiz olmadan kapatamıyoruz ?

Göz kapatıyosun bak mis " kapak koymuşlar iki tane ,  tık pıt , aç kapa ,

Ben her sabah ; özenti komşu mutfak dolaplarını , arkadaşının ki gibi yaptırcak diye o matkabın beyinimi titreten şiddetinde uyanmak istemiyorum , gece uyurken kapatıp uyumak istiyorum o kulağı .!

Ah ; Bunların matkapları susuyor , beni görsen ; poposu pudralanmış bebek gibi , böyle sırtın en ulaşılmaz bölgesi kaşım kaşım kaşınır da sen uzanıp  kaşırsınya orayı , öyle bir rahatlık yaşıyordum işte.

Ama 1 dakika sürüyor.  ; 

Şimdi bunlar benim ne işime yarayacak senin komşun senin hayatın kardeşim deme bana , hepsinde gizli hayat dersleri var bak ;  

 İlkinden çıkardığımız sonuç ; Ev almadan önce üst komşuna iyi bak , iyi araştır efendi olsunlar, adam olsunlar.

Alt gomşumuza geçiyorum

 70-80 yaşında melek yüzlü bir teyze , sevimli , birkaç kez sitede denk geldik , ben zor şer  aldım elinden poşetleri , kıyamadım kadıncağıza ;  çıkardım evine kadar sonra bu işte  3 oldu , derken 4 oldu derken 5.. artık bende bir şüphe fırtladı. 

Sen beni mi takip ediyon teyze ? Her seferinde de niye ağırlaşıyor bu poşetler ? Nedir bu durum ? 

Hayır  artık ben sevimlilik ayağı da yapamıyorum direk uzatıyor poşetleri, o başlardaki ilişkimiz kalmadı ,çok yıprandık.  

Bu ne böyle ya iyilik de bir uğraşla yapılır yani , bağımlılık yaptı kadında. beni gördükçe isteme mekanizması gelişti. Pavlov gibi görüyo beni iste iste ne istenir ! ne istesem !

 aaaa bir yere kadar…

Teyze okula gidiyorum , kızım ekmek alıverir misin , yok süt ,  yok , bilmem ne. E market ara getirsin. Çırak mıyım ben ? 

Poşet moşet taşıtması hikaye ; Yarın öbür gün eve temizliğe çağıracak ondan korkuyorum ben.

  

En son işte “neden böyle olduk biz teyze dedim ; Oysaki ben sevap ırmağının sularında küreklere asılmış ilerliyordum , nedir bu bitmek bilmeyen talepler , iyice apartmanın tüketici toplum örneği oldun sen kapitalist sistemin aort 'u oldum sen dedim.”

“ NE ? Cappi mi ? Meyve suyu içmem ben kızım sağol ama ayran alıverirsen tansiyonum düştü dedi. "

  Al işte . Sen cappy i nerde biliyosun ya ? Zamane teyzeleri de bi tuhaf . bide kulak kendi sesine açık ben cappy ne zaman dedim adı geçmedi ohoooo teyzeeee , tek yönlü işliyo kulak valla en raaatı.

Bende bundan istiyorum.

Karşı komşumuz desen de bir ilginç ; yeni taşındılar onlara da bu yaz uykumu bölmelerinden dolayı onlara da kılım. 

Yenileri çok tanımıyorum , eskilerde tuhaftı. Yaşlıydı ikisi , bence gizlice part-time huzur evi işletiyorlardı , her gün belirli bir yaşlı topluluğu girip çıkıyordu eve.  

Kimin girip çıktığı belli değil , Onlar da da ilginç bir mekanizma var ,Normal gidip  kapılarını çalarsın açmaz , açmaz Allah açmaz. Bayramını kutlayamassın o derece. Amaaa Sen kendi evine girerken , sessizce ansızın kapıyı açar , sonra paaaat.!!! diye ses gelir arkadan kapar.. 

NE yapıyon ? sen kimsiniz ? Sen ne oldun böyle ??! 

Beni gözlemen için göz deliği koymuşlar ya kapına , neyine yetmiyoo ? 

nedir merak ettiğin ? illa HD görmek istiyor görüntüyü.

Sanırsın benim bir yıl boyunca her gün oturma kemiklerimin fotoğrafını çekip, gelişimi hakkında makale hazırlayıp , ebru şallıya postalayacak. ( En çok o ilgileniyoya oturma kemiğiyle ,  bide kapalı kaburga da doktora yapacak )

Öyle de saçma bir şeyler dönüyor etrafta.